5 yıllık üniversite öğrenciliğini İzmir’de geçirmiş biri olarak İzmir’in hangi güzelliğinden başlasam bilemiyorum anlatmaya: İlkokuldan beri öğretilen tarihi güzellikleri Efes, Selçuk, Bergama’dan mı; denizinin plajının meşhur olduğu Çeşme, Alaçatı, Foça’dan mı; kordonunda yürümenin zevkli olduğu Konak, Alsancak, Karşıyaka, Bostanlı’dan mı; yoksa kumrusundan boyozundan mı..
03.08.2009
İzmir’e gelindiğinde ilk olarak gezilip görülen yerler genelde Konak’taki Saat Kulesi ve çevresidir. Saat Kulesi’nin orda güvercinlere yem atanlar, banklarda oturanlar izlenir. Sonra Kemraltı Çarşısı‘na girilip kaybolunur. Kemeraltı Çarşısı her zaman çok kalabalıktır. Çarşı gezildikten sonra Kızlarağası Hanı‘na gidilip kahveler içilir.
SAAT KULESİ
1901 yılında Osmanlı Padişahı II. Abdülhamit’in tahta çıkışının 25. yıl dönümü anısına inşa edilmiştir. Mimarı Raymond Pere’dir. Vali Kamil Paşanın oluşturduğu kampanya ile yapım masraflarının bir kısmı İzmir halkının bağışları ile karşılanmıştır.
Konak’tan yarım saat kadar yürüyerek ulaşılabilen Tarihi Asansör‘den İzmir’i seyretmek bir başka güzeldir.
ASANSÖR
Karataş semtinin bir bölümüne ismini vererek, Asansör isimli bir tramvay durağının oluşmasına yol açacak olan İzmir’in tarihi mekanlarından Asansör Kulesi, Mithatpaşa Caddesi ile tepedeki Halil Rıfat Paşa semti arasındaki yükseklik farkından dolayı, yaşlı, çocuk ve hamilelerin dik merdivenleri tırmanmasının getirdiği zorluğu aşmak için 1907 yılında Nesim Levi Bayraklıoğlu isimli bir musevi hayırsever tarafından inşa edildi. İlk zamanlar el buharı ile çalışan kulenin tuğlaları Marsilya’dan getirildi. Uzun yıllar Nesim Levi’ye daha sonra Ayla Ökmen’e ait olan kule 1983 yılında İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne Ayla Hanım tarafından bağışlandı. Tarihi Asansör, İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından mimar Zehra Ekinci ve Oktay Ekinci’ye restore ettirilerek İzmir’e yeniden kazandırıldı. 1992 yılında hizmete giren tesisin Mithatpaşa’dan Asansör’e giden yoluna da o sokakta yaşamış olmasından dolayı Dorio Moreno Sokağı ismi verildi.
04.08.2009
Bornova’da genelde öğrencilerin gittiği Küçük Park‘ta kafeteryalar bulunur. Büyük Park ise adının hakkını verir şekilde oldukça büyüktür ve ağaçların arasında, havuzunun yanlarında yürümek de banklarda oturmak da insanı rahatlatır.
05.08.2009
İnciraltı’nda hem Özdilek AVM gezilip hem de deniz kenarında yürüyüş yapılabilir. Ege Fırkateyni ve Piri Reis Denizaltısı, İnciraltı Deniz Müzesi olarak hizmet vermektedir.
30.09.2011
Konak’tan Alsancak’a doğru Kordon Boyu’ndan yüründüğünde Gündoğdu Meydanı ve Cumhuriyet Meydanı da görülebilir. Kutlamalar, mitingler, konserler genelde bu meydanlarda yapılır.
Kordon Boyu’nda kumru, gevrek (simit), boyoz, çiğdem (çekirdek), midye satan sokak satıcılarına bolca rastlarsınız.
Ggünbatımını İsatnbul’da Üsküdar’dan izlemek kadar İzmir’de de Alsancak’tan izlemek zevklidir. Ünlü markaların mağazalarının bulunduğu Kıbrıs Şehitleri Caddesi araç trafiğine kapalıdır ve İzmir’in en işlek caddelerindendir.
İzmir’de Efes, Selçuk, Şirince Köyü, Bergama, Foça, Karaburun, Çeşme, Alaçatı oldukça turist çeken yerler. Ben de gidip görmüş olmama rağmen o zamanlar dijital fotoğraf makinam olmadığı için fotoğraf ekleyemiyorum. Bir sonraki gezimde yeni fotoğrafları eklemiş olurum 🙂 Kuşadası ve Ayvalık da yakın olduğu için İzmir’den günübirlik gidilip gezilebilen yerler. Yaz döneminde Yassıca Ada’ya vapur seferleri düzenlendiği için oraya da rağbet yüksek.
28.05.2016
Alaçatı’dan 1 ssatlik yolculuk sonrası İzmir merkeze ulaştık. Vardığımızda akşamüstü olduğu için ancak Kemeraltı Çarşısı ve Saat Kulesi’ni gezebildik. Sonra da otele (Best Western) yerleştik. Ertesi gün arkadaş ziyaretleriyle geçti. 30 Mayıs’ta Balçova teleferiğe çıkma planımız vardı ama Pazartesi günleri bakım günü olduğu için kapalıymış. Teleferikten İzmir manzarası da çok güzeldir. Yukarıya yiyecek çıkarılamıyor ama oradaki restoranlardan et alınıp mangal yapılabiliyor, gözleme gibi yiyecekler alınabiliyor.
Bu kez kısa bir İzmir molasından sonra Foça’ya doğru yolumuza devam ettik.