30.10.2015
Süleymaniye Camii, İstanbul’da gezilecek yerler listesinin başlarında yer alsa da ben yıllardır İstanbul’da yaşamama rağmen bir türlü gidip görme fırsatım olmamıştı. Kapalı Çarşı’da işimiz olunca bu kez Süleymaniye Camii’ni de görmeden gelmeyelim dedim. Süleymaniye Camii, İstanbul’un en büyük camisi, konumu itibariyle de şehrin silüetinin en belirgin yapısı.
Külliyesi ile birlikte 1550-1557 yılları arasında Kanuni Sultan Süleyman tarafından yaptırılan cami, Mimar Sinan’ın “Kalfalık eserim” dediği eseridir. Süleymaniye Külliyesi şu yapılardan oluşuyor: Cami, Rabi Medresesi, Salis Medresesi, Evvel Medresesi, Sani Medresesi, Tıp Medresesi, Kanuni Sultan Süleyman Türbesi, Hürrem Sultan Türbesi, Türbedar Odası, Bimarhane, Darüzziyafe, Darülhadis Medresesi, Tabhane, Mimar Sinan Türbesi, Hamam.
Salis Medresesi’nin kubbeleriyle Boğaziçi Köprüsü’nün göründüğü fotoğraflarla birçok kez karşılaşmıştım ve nereden nasıl çekildiğini merak ederdim. Bu fotoğraflardan benim de oldu şimdi 🙂
Caminin içine girince yine daha önce gelmemiş olduğuma pişman oldum tabi ki. Mimar Sinan’ın eseri yine kendine hayran bırakıyor. Kilometrelerce ötelerden gelip de boşuna gezmiyorlar buraları turistler, bizse burnumuzun dibindeki güzellikleri görmekten aciziz.
Caminin içine hayran kaldığım kadar dışı da etkileyiciydi. Siz de hele hele benim gibi İstanbul’da yaşayıp da hâlâ görmediyseniz bir an önce gidip görün derim.
Son olarak Süleymaniye’de kuru fasulye ve tahinli kabak tatlısı meşhurmuş. Benim denemeye fırsatım olmadı ama belki sizin olur..