12.04.2014
İstanbul’un nefes alınacak en güzel parklarından birisidir Yıldız Parkı. Daha kapısından içeri adım atar atmaz İstanbul’un trafiğinden, karmaşasından uzak; huzur dolu hissettirir kendinizi.
2006 yılından beri her yıl Nisan ayında İstanbul Lale Festivali düzenlendiği için Yıldız Parkı’nı da çeşit çeşit, renk renk laleler süslüyor. Bu yıl da 9. İstanbul Lale Festivali sebebiyle lale fotoğrafları çekmek için Cumartesi günü Yıldız Parkı’na attım kendimi. Hava biraz soğuk olunca park da pek kalabalık değildi, düğün-nişan fotoğrafı çektirmeye gelen çiftler vardı her zamanki gibi. Böylece ben de rahat rahat fotoğraf çekebildim. Çırağan Caddesi’nde trafik genelde çok yoğun olduğu için Beşiktaş’tan yürüyerek vardım parka. Yaya girişi ücretsiz, otomobille giriş ücreti 5 TL.
Yıldız Parkı’nda kahvaltı edebileceğiniz, yemek yiyebileceğiniz iki tarihi köşk bulunuyor: Çadır Köşkü ve Malta Köşkü. Bir de daha çok çay-kahve içmeye gidebileceğiniz, tost-gözleme gibi atıştırmalık bir şeyler yiyebileceğiniz Kır Kahvesi var. Bu 3 yer de Beltur tarafından işletiliyor. Beşiktaş-Ortaköy arasındaki girişinden girdiğinizde Çadır Köşkü solda, Malta Köşkü ve Kır Kahvesi ise sağda kalıyor. Malta Köşkü’ne varmak için biraz daha yürümek gerekiyor, burası parkın diğer girişine daha yakın. Çadır Köşkü’nün önünde büyükçe bir havuz bulunuyor, hatta havuzun içinde bir de ördek evi var. Bu havuzdan dolayı mıdır bilmem ama burasının ortamı bana Malta Köşkü’nden daha sıcak geliyor.
Girişte sağ tarafta yıldız içinde kelebek şekli yapılmış çiçekler bulunuyor.
Sol tarafta sümbül çiçeklerinden nehir şekli oluşturmuşlar bu sene.
Yolların kenarları yine menekşelerle, lalelerle süslenmiş.
Parkın içinde geyik, kaplumbağa, fil, kanguru, zürafa gibi hayvan heykelleri bulunuyor. Şu 4 fotoğraf 2012 yılından. Bu yıl yine aynı şekiller vardı ama laleleri solmuştu.
Yokuşu çıkmaya devam edince sağ tarafta yaşlı bir ağaç var.
Parkın her yerinde erguvan ağaçları da açmış, bu kadar erguvan ağacı olduğunu fark etmemiştim daha önce.
Bu çeşmenin oradan sol tarafa doğru ilerleyince Çadır Köşkü’ne varılıyor.
Parkta birçok sincap da görebilirsiniz. Ben ilk defa bu parkta görmüştüm sincapları. Her gittiğimde de ağaçların tepelerinde onları arıyor gözlerim 🙂 Şu 2 fotoğraf 2010 yılından.
Havuzun yanındaki laleler de solmaya başlamış.
Kır Kahvesi’ni geçtiğinizde, Yıldız Şale’nin girişi de bu parkın içinde bulunuyor.
Bu kez sincapları göremeyince kedilerin fotoğrafını çekmekle idare ettim 🙂
Malta Köşkü’nün yakınında Cam Köşk var bir de. Burayı hiç dolu görmedim, belki de bazı davetler için kullanılıyordur.
Parkın Ortaköy tarafındaki diğer giriş tarafında çini porselenlerin üretiminin ve satışının yapıldığı Yıldız Porselen Fabrikası bulunuyor.
Parkın çıkışına kadar gördüğüm her bir lale beni çok mutlu etti. Eğer siz de biraz olsun çiçek böcek düşkünüyseniz laleler solmadan gidip görün derim 🙂
2009 ve 2012 yıllarında çektiğim bazı değişik lale fotoğrafları bunlar da:
19.04.2009
15.04.2012